Dinî-çoğulculuk”, esas itibariyle, önemli bir din felsefesi problemidir. Türkçemizde, bu konuya felsefi açıdan bakan ve onu felsefî bir metodla inceleyen yazılar, ne yazık ki, yok denecek kadar azdır. Bu yüzden, konuyla ilgili bazı kavramların kısa açıklamalarına da yer veren bir “GİRİŞ” yazılmak suretiyle, eserin daha iyi anlaşılıp değerlendirilmesine katkıda bulunulmaya çalışılmıştır. Sosyal ve siyasî birtakım implikasyonları da bulunan, fakat burada bir din felsefesi problemi olarak ele alınmasından dolayı sadece felsefî ve îtikâdî temelleri üzerinde durulan “dinî-çoğulculuk” hassasiyet gösterilmesi gereken bir konu olduğu için, eserin hazırlanmasında, mümkün olduğu ölçüde bağlı kalınan deskriptif yöntemin bir gereği olarak, göz önünde bulundurulan metinlerden bazılarının Arapça asılları dipnotlarda gösterilmiştir.
İlgili Yazılar
-
Kur’an’da Sürekli Olarak İşletilen ve Ürün Veren Akıldan Bahseder
Kur’an’da Sürekli Olarak İşletilen ve Ürün Veren Akıldan Bahseder Kur’an’da sürekli olarak işletilen ve ürün veren... -
Türkiye Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yılı Kutlu Olsun
Türkiye Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yılı Kutlu Olsun “Cumhuriyet, düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller ister. “... -
İmam-ı Maturidi’de Din-Siyaset İlişkileri
İmam-ı Maturidi’de Din-Siyaset İlişkileri Prof. Dr. Ramazan ALTINTAŞ İmâm-ı Mâturîdî; “Allah size emanetleri mutlaka ehline vermenizi...