Mâtüridî’ye Göre Din-Şeriat Ayırımının Felsefî Temelleri Prof. Dr. Hanifi Özcan Başlıktan da anlaşılabileceği gibi, aslında burada ayrıntılı olarak din-şeriat ayırımından değil[1], tam tersine bu ayırımın dayandığı felsefî temellerden söz edilecektir. Bir şeyin felsefî temelleri üzerinde durmak demek, onun, o anda ne şekilde bulunuyorsa o hâl üzere olmasını sağlayan ilkelerin tespit edilmesi demektir. Bu da, ancak onun dayandığı teorik ve “zihnî yapı’nın, yani “fikrî zemin”in açığa çıkarılıp felsefî değerinin ortaya konulmasıyla mümkün olur. Burada yer alan “zihnî yapı” ve “fikrî zemin”; insanın bir düşünceyi ve buna bağlı olarak bir fiili ortaya…
DEVAMINI OKUEtiket: imam şafii
Kutsallıklardan Şirk ve İsyana
KUTSALLIKLARDAN ŞİRK VE İSYANA (Sence Dergisi 12. Sayı) H. Ahmet ÖZER Yanlışların kutsallaştırıldığı toplumlarda akıldan, bilimden söz etmek mümkün değildir Tarihte insan toplumları incelendiğinde dini tahrif eden en önemli unsurların başında kutsallıklar gelmektedir. Dokunulmazlık şeklinde yorumlayabileceğimiz kutsal kavramı tarih boyunca arkasına sığınılan bir kalkan görevi yapmak amacıyla kullanılmıştır. Bununda temelinde dünyevi çıkar elde etme, oluşturulan dünyevi egemenliği koruma yatmaktadır. Hz Peygamber döneminde din üzerinden rant elde edilmeye yahut da din üzerinden dünyevi çıkar elde etmeye bir tek örnek verilemezken bundan sonraki yüzyıllarda bu anlayışa yönelik yığınla sektörler oluşmuş adeta geleneksel…
DEVAMINI OKU