Türk Müslümanlığı; Hanefilik, Maturidilik, Yesevilik Söyleşisi

Prof. Dr. Sönmez Kutlu ile Türk Müslümanlığı; Hanefilik, Maturidilik, Yesevilik üzerine bir söyleşi Yazar: Muaz Ergü Kaynak: Dibace.net Günümüzde “Türk İslamı”, “Arap İslamı” ve “Fars İslamı” gibi kavramsallaştırmalar sıkça kullanılmaktadır. Birden fazla İslam mı var ki bu kavramlar tedavülde? Neler söylersiniz bu hususta? İyi bir kavramsallaştırma, ifade edildiği döneme kadar fark edilmeyen varlıklara, nitelemelere ve ilişkilere dair bir soyutlama demektir. Son zamanlarda İslam’ı nitelemek ve İslam ile toplumların ilişkilerine dikkat çekmek için sıklıkla kullanılan “Türk İslamı”, “Arap İslamı” ve “Fars İslamı”  kavramsallaştırmasında, Türklerin, Arapların ve Farsların İslam ile ilişkileri ifade edilmekle birlikte, bu terkiplerde belirleyici olan ve…

DEVAMINI OKU

Taliban Özlemi

taliban özlemi

Taliban Özlemi Tarikatçılar, cemaatçiler, siyasal İslamcılar, akitçi tayfa ve bu zihniyete yakın birçok İlahiyat profesörü Talibanla yatıp Talibanla kalkıyorlar. Afganistan’a şeriat gelmiş, diyorlar. Taliban İslam’a bağlılığını ilan etti, değişti, ılımlı bir sistem geliyor diye seviniyorlar. Benim bildiğim Taliban fıkhı, Harici / bedevi fıkhının Hanefi fıkhıyla harmanlanmasından oluşuyor. Hanefi fıkhı da dahil, 400-500 yıldır zamana ayak uyduramamış İslam fıkıh geleneğinde zerre kadar değişiklik ve yenilik oldu mu da adamların ılımlılaşacağını iddia ediyorlar? Arkasına Amerikan techizatını ve eroin parasını almış bir Taliban’dan nasıl umutlanabiliyorlar? Cevabı açık; çünkü aynı zihniyete sahipler. Onlar da…

DEVAMINI OKU

Türkiye ‘de Din Anlayışı Büyük Bir Beka ve Güvenlik Sorunu Haline Gelmiştir.

Taliban

Türkiye ‘de Din Anlayışı Büyük Bir Beka ve Güvenlik Sorunu Haline Gelmiştir. Prof. Dr. İbrahim MARAŞ Taliban’ın başa geçmesini zafer olarak niteleyenler, önce 300 bin kişilik orduya ABD’nin neden savaşmayın dediğini, Eşref Gani’nin neden böyle davrandığını araştırmadan, ABD’nin Taliban ile masaya oturup onu neden tercih ettiğini sorgulamadan tam bir Doğu saflığıyla seviniyorlar. Oradaki kadınların durumuna veya sözde İslam adına geçmişten beri Taliban’ın yaptıklarına bakmadan konuşuyorlar. Taliban’ın tohumu yerli gibi görünse de artık karşımızdaki hareket olarak bir İngiliz-ABD ortak yapımıdır. En büyük zararı yine Müslümanlar ve İslam dünyası görecektir. Boko Haram,…

DEVAMINI OKU

Selefilik ve İslami Düşüncenin Hali Pür Melali

selefilik ve islami düşüncenin hali pür melali

Selefilik ve İslami Düşüncenin Hali Pür Melali Prof. Dr. Mehmet Zeki İŞCAN Mezhepten çok dini bir zihniyete tekabül eden Selefilik, aklın kullanımını esas alan ‘yeni yönelişler’ karşısında, Kitap ve sünnete dönmek, rey ile konuşmamak, sahabe ve tabiinin yolunu takip etmek, felsefe ve kelamı bırakıp, ‘ilm’e yani geçmişte (selef dönemi) atalar tarafından tecrübe edilerek bilinenlere, ortaya konulanlara tabi olmak anlamına gelmektedir. Buna göre kişi kendi görüşünü oluşturamaz. Var olan bir görüşe başvurur. Bilginin taşıyıcısı olan (oluşturucusu değil) ulemaya, Ehlüzzikre tabi olur. Yeni şeyler peşinde koşmaz, eskiye, eski görüşe uyar. (Mübtedi değil…

DEVAMINI OKU

Yeni Selefilik Tehlikesine Karşı Hanefi-Maturidi Gelenek Niçin Öncelenmelidir?

selefilik tehlikesine karşı hanefi maturidi gelenek öncelenmelidir

DURUM TESPİTİ İslam dünyası Sünni-Şii çatışması adı altında mezhepler savaşı ile  birbirini kırmaktadır; bu bir nevi Batı dünyasında din/mezhepler çatışmasını andırmaktadır.  Artık Batı aydınların küresel sömürge meşruiyetini temin için medeniyetler arası savaş tezine gerek kalmadı, şimdi Müslümanlar medeniyet içi savaş ile zaten birbirini kırmaktadır. Aslında bu çatışmanın teolojik temeli, Şii-Neo selefi söylemdir.  Körfez merkezli Arap kabileciliğinin (Vahhabiliğin) selefi söylem adı altında kendini güncellemesi ve Sünni yapıyı temsil ettiğini iddia etmesi ile mevcut siyasal ve ekonomik yapılara meşruiyet sağlanmaktadır. Bu yapının tarihsel selefilik ile irtibatı yok denecek kadar az olduğu için…

DEVAMINI OKU

Kırım’da Ve Türkistan’da Selefilik, Vahabilik -2

selefilik ve vehhabilik

Kırım’da Ve Türkistan’da Selefilik, Vahabilik -2 Tarih başlığı altında, İslam Öncesi Dönem; Kuzey Avrasya’da İslam’ın Yayılması ve İlk Müslüman Devlet (10-13. Yüzyıllar); Coçiler ve İslamlaşmaları: Altınordu Döneminde İslam Kültürü; 15-16. Yüzyıllarda Müslüman Türk-Tatar Devletleri; Tatar Toplumunun Rusya Tarafından Kolonileştirilmesi ve Sonuçları (16-18. Yüzyıllar); Çöküşten İslami Uyanışa Kadar Rus İmparatorluğundaki Tatarlar Üzerinde Sömürge Politikasının Etkileri (18-19. Yüzyıllar); Tatarlarda Ceditçilik ve İslami Reform; Etno-kültürel Yapıdan Siyasi Millete; Sovyet Döneminde Tatarlar’da İslamiyet; Sovyet Sonrası Tataristan ve İslami Rönesansta Yeni Dalga; Tatar Toplumunda Sosyal Yapı ve İktisadî Gelişim başlığı altında Geleneksel Tatar Ekonomisi: Modernleşme…

DEVAMINI OKU

Kırım’da Ve Türkistan’da Selefilik, Vahhabilik -1

kırımda selefilik vehhabilik

İlk Suûdi Devleti, 1744 yılında (Hicrî 1157) kuruldu. Şeyh Muhammed bin Abdülvahhab, Diriyah’a yerleştiğinde Diriyah Prensi Muhammed İbn-i Suud Vahhabî’nin dâvâsını desteklemeye ve benimsemeye hazırdı. Suûdi Arabistan Krallığı’nın Kraliyet ailesi ve onun müttefikleri Arabistan’da egemen devlet için ayaklandılar. İlkin Necd’i zaptettiler. Daha sonra etkilerini Kuveyt’in doğu kıyısından aşağı Umman sınırına kadar genişlettiler. Suûdiler daha sonra doğuya yönelerek sınırlarını Asir’in tepelerine kadar teşmîl ettiler. Daha sonra Vahhâbî kuvvetleri Irak ve Suriye vilâyetlerine de hücum etmeye başladı. 1801’de bu taarruzlar Şiîlerin kutsal mekânı Kerbelâ’yı yağmalamalarıyla doruğa çıktı. 1802 yılında Vahhâbîler İslâm’in iki kutsal şehri Mekke ve Medine’yi de elde ederek Hicaz  bölgesinin kontrolünü ele geçirdi. Özellikle bu son olaylar Osmanlı İmparatorluğu’nun prestijini sarsacak nitelikteydi, zîrâ Osmanlı Devleti bu iki kutsal şehir üzerinde 1517’den beri hükümranlığını…

DEVAMINI OKU