Dindar Nesilden Sonra Sıra Dindar Anayasa’da

dindar nesilden sonra sıra dindar anayasa da

Dindar Nesilden Sonra Sıra Dindar Anayasa’da

Prof. Dr. İbrahim Maraş

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Başkan Vekili İsmail Kahraman, anayasanın ilk dört maddesinin değişebileceğinden ve dindar bir anayasa olması gerektiğinden bahsetmiş.

Hatta mevcut sistemde Meclis’in gücünün daha arttığını iddia etmiş. Hatta sufiler gibi şatahata kapılarak 1982 anayasasının dindar bir anayasa olduğunu söyleyivermiş. Bazı insanlar devamlı hak etmedikleri yüksekliklerde dolaşınca akıllarına ne gelirse konuşmayı marifet biliyorlar. Bu söylemler hem yanlış hem de birbiriyle çelişen söylemlerdir. Tutarsızdır. Eğer 1982 Anayasası dindarsa niye değiştirelim, kalsın o zaman. Mevcut sistemin Meclis’i güçlendirdiği ise tamamen safsatadır. her şeyin tek elde toplandığı mevcut sistemde aksaklıklar olduğu herkesin malumudur.

Gelelim dindar anayasa lafının nereye dayandığına.

Kahraman, bu sözleriyle; tipik bir siyasal İslamcı olarak, laiklik ve Cumhuriyet düşmanlığının yanında, Türkiye’nin üniter bütünlüğünü, milli marşını, resmi dili Türkçe’yi hedef almaktadır. Değiştirilebilir dediği şeyler bunlardır. Bunları değiştirdiğinizde üniter yapıyı da dağıtır, federatif yapıya geçersiniz. Bu, elbette siyasal İslamcıların hayalidir. Daha önce de Şükrü Karatepe ve saraydan kovulan paşa bunu savunmuştu. Anayasa’nın dindarı veya dinsizi olmaz. Anayasa, temel hak ve inanç özgürlüklerini garanti altına alır. Sayın Kahraman, bugüne kadar dindar nesil yetiştireceğiz diyen kendisi gibi siyasal İslamcıların nasıl bir nesil yetiştirdiğini/yetiştiremediğini, var olan dini algının da zarar gördüğünü açıkça görmüyor olmalıdır. Anayasada İslam yazılınca her şey düzelecek zanneden veya bir halifemiz olunca kurtulacağız ümidine kapılanlar duvara çoktan çarptılar, ama hâlâ çarpmanın tesiriyle, hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi konuşuyorlar.

Bu da geçer Ya Hû.

Prof. Dr. İbrahim Maraş

İlgili Yazılar