Maturidi Paneli Safranbolu’da Yapıldı

Maturidi Yesevi Otağı İlmi ve Kelami Araştırmalar Derneği tarafından düzenlenen Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen “Bilinen ve Bilinmeyen Yönleriyle Maturidi Paneli” Safranbolu İlçe Halk Kütüphanesinde 31 Mart 2018 Cumartesi günü gerçekleştirildi.

Maturidi düşüncenin farklı yönleriyle ele alındığı Maturidi Panelinde değerli hocalarımız Safranbolu halkına doyumsuz bir ilim ziyafeti verdiler.
Panelimizde:
Prof. Dr. Saffet Sarıkaya: Maturidi’nin Bilinmemesinin Siyasi Arka Planı
Prof. Dr. Mehmet Atalan: Kutadgu Bilig’de Hanefilik ve Maturidilik İle İlgili Unsurlar
Prof. Dr. Musa Koçar: İmam Maturidi’de Esma-ül Hüsna
Prof. Dr. Necmeddin Bardakçı: Maturidi’de Marifetullah

Değerli Hocalarımıza güzel sunumları için teşekkür ediyoruz. Katılan misafirlerimize gönülden sevgi ve hürmetlerimiz iletiyoruz.

Maturidi Yesevi Otağı İlmi ve Kelami Araştırmalar Derneği:

-Kökleri dışarıda ve içeride olan herhangi bir siyasi ve dini oluşumla bağımız ve bağlantımız yoktur. Siyaset üstü anlayış ve amaçlara sahiptir. Amacımız, halkımızı üniversitelerimizde yer alan her alandan seçkin ilim adamlarımızla buluşturup, halk ile ilmi buluşturmaktır. Bu şekilde: Bir bütün olarak mezhep ve siyaset ayrımı olmadan bir bütün olarak Türk milletinin ve İslam dünyasının önünde aydınlanma meşalesini yakmak,

-Yüzyıllardır mensubu olduğumuz itikat imamımız Maturidi ve kültür kodlarımızın temelini oluşturan Ahmet Yesevi’nin fikir ve düşüncelerini tanıtmak,

-Temel ilkelerimiz olan özgür düşünce, özgür irade ve hür bireyler anlayışıyla toplumun ahlaki, ilmi ve fikri seviyesini yükseltmek, maddi ve manevi kalkınmasına yardımcı olmak,

-İlim, fazilet, ahlak, onur, haysiyet gibi güzel erdemlerin kazandırılması için eğitim ve öğretim faaliyetlerini düzenlemek, koordine etmek ve desteklemek,

-Türk ahlak ve geleneğini yaşatmak bu hususta ilmi ve kültürel yönden topluma yardımcı olmak,

-Sapkın düşünce akımları (ateizm, deizm, agnostizm vb.) ile yıpratılmak istenen İslam düşüncesine akılcı-maneviyatçı çözümler kazandırmak amaçları ile kurulmuştur.

Türk-İslam düşüncesinde bazı şahsiyetler sadece İslam anlayışı ile ilgili fikirleri bize taşımakla bilinmezler. İmamı A’zam Ebu Hanife, Maturidi, Ahmet Yesevi, Hacı Bektaşı Veli gibi Orta Asya coğrafyasından çıkan bilginlerimiz bir coğrafyaya sığdırılamayan dahi insanlardır. Bu bilginler sadece bir eser yazmakla öne çıkmamışlardır. Bu insanlar, içinde büyüyüp yetişmiş oldukları tarihi, kültürü ve milletimizin özelliklerini sırtında taşıyan büyük insanlardır. Türk din anlayışımızın temelini; tasavvufi boyutuyla Yesevilik, fıkhi boyutuyla Hanefilik, itikadi boyutuyla Maturidilik oluşturmaktadır. Türk milletinin binlerce yıllık birikimini ve bahsi geçen tarihi şahsiyetlerin düşünce sistemlerini rehber edinen derneğimizle birlikte tarihte ilk defa Maturidi’nin fikirleri kurumsallaştırılmıştır.

15 Temmuz hain FETÖ darbe girişimi sonrasında gelişen süreçte FETÖ gibi sapık oluşumlar karşısındaki en büyük çözümün Maturidi fikri olduğu devlet erkânı, çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından fark edilmiş ve bunun sonucunda Maturidi anlayışın tekrardan gündeme getirilmesi için sosyal, kültürel ve akademik alanda çalışmalar başlatılmıştır. Maturidi ve Maturidiliğe ilk dikkat çeken,  Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmuşlardır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan kurmaylarıyla birlikte Özbekistan’da bulunan Maturidi türbesine ziyarette bulunmuşlardır. Bunun yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Numan Kurtulmuş ve daha birçok devlet erkânı, Maturidiliğin önemi hakkında çeşitli açıklamalarda bulunmuşlardır. Akademik alanda ise Konya Selçuk Üniversitesi’ne bağlı Maturidi Araştırmaları Merkezi kurulmuş ve faaliyete geçmiştir.

Türk kültürünü ve değerlerini tanıtmak, yaygınlaştırmak amaçlı bugüne kadar yerel ve ulusal basına yansıyan çeşitli sergi, gösteri, paneller gerçekleştirilmiş, Türk Dünyasından birçok bilim ve siyaset adamının katıldığı Türk Dünyası kurultayları başta TRT olmak üzere birçok görsel, yazılı yerel ve ulusal basında yer bulmuştur.

Maturidi Yesevi Otağı olarak kuruluş amaçlarımız doğrultusunda bu yılda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın proje destekleriyle gerçekleşen Maturidi Panelinde;

Düşünmenin, sorgulamanın ve bilim ile uğraşmanın; dinin ve insan olmanın gereği olduğunu Kuranî delillerle ispatlayan; kendi adıyla anılan Maturidilik isimli itikadî mezhebin kurucusu İmam-ı Maturidi, görüşleri ve bilimsel yöntemi tanıtıldı.

FETÖ, IŞİD gibi sapık batınî ve tekfirci zihniyetlerin İslam dünyasını sarması sonucu Müslümanlar ciddi bir zihinsel bunalıma girmiştir. Maturidî ilgisi, din alanındaki bu bunalımın sonucudur. Mevcut din anlayışları sorunları çözmek bir yana daha da derinleştirmektedir. Dinî düşünce ve yaşantıdaki kriz, parçacı değil kapsamlı-tutarlı yaklaşımları gerektiriyor. Ebu Hanife’den gelen ve Maturidi de sistemleşen bu anlayışı cazip kılan şey, metodist/vizyoner/usûlcü ve kelamcı yapıdır. Geçmişle sorunları çözmeye ve geleceği inşaya uygun bir yöntem kurulmalıdır. Hakikati keşfetmek ve onu güncel tutmak, “özne-oluşu fark etmekle” mümkündür. İlkelerin yanında akla ve yorumun gücüne inanan bir dinî yöntem oluşturmak için reyci paradigmayı anlama çabaları sürdürülmelidir.

Düşünce kodlarımızı oluşturan Maturidi ve fikirlerinin tanıtılmasının yanında bu görüş ve fikirlerin günümüz sorunlarına çözüm olabilecek tarafları da tartışılmıştır.

Son zamanlarda özellikle 15 Temmuz 2016 FETÖ hain darbe girişiminden sonra din adına kişilerin aklını kiralayan cemaatlerin varlığı dikkat çekmektedir. Kişinin aklını kullanmasını, bunun Allah’ın emri olduğunu birçok yerde vurgulayan “Maturidi Fikri”, özgür ve düşünen toplumun temellerini oluşturacaktır. Özgür düşüncenin hâkim olduğu toplumlarda ise bilim ve sanat hızla ilerler. Maturidi’nin ve fikirlerinin yaygınlaşması gelişmiş, özgür bir toplumun inşasında son derece etkili olacaktır.

Panelin öncesinde bildiri özetleri, sonrasında konuşmaların metinleri ile sonuç bildirisi bildiri kitapçığı halinde basılacak ve bu panel çıktılarının başta Kültür Bakanlığı’na bağlı kütüphaneler olmak üzere halkımızın ulaşabileceği yerlere dağıtılarak panelin toplumda yaygınlaştırılması sağlanacaktır. Bu eser düşünce dünyamıza etkileri olan ve haklarında bilgi kirliliğinin çok olduğu bilginlerimizin bilimsel temelde anlaşılması açısından önemli bir kaynak olacaktır.

[supsystic-gallery id=14 position=center]

İlgili Yazılar