Maturidi’nin Fıkhi Yönü ve Metodu

Maturidi’nin Fıkhi Yönü ve Metodu Prof. Dr. Talip ÖZDEŞ Eşyanın ve kâinatın yaratılmasında hikmetler arayan Mâturidî, Allah’ın insanlar için koymuş olduğu hükümlerin de belli hikmetlere dayandığını, bu anlamda hiçbir hükmün mesnetsiz ve hikmetsiz olamayacağını her fırsatta vurgulamıştır. Ona göre fıkh ve hikmet arasında sonuç itibariyle bir ilişki vardır ve içtihadın amacı, sadece hükmün zahirine ulaşmak değil, hükümlerin atında yatan hikmetlere, gerçek mânâ ve maksatlara ulaşmaktır. Onun ulaştığı sonuçlar, hayattan ve yaşanan gerçeklerden uzak, sadece lafızların ve onların zahiri anlamlarının oluşturduğu alan içerisinde sıkışıp kalan sonuçlar değil, aksine, mümkün olabildiği kadar…

DEVAMINI OKU

İmam Matüridi’nin Düşünce Sistemi

Temel Kavramlarla İmam Mâtürîdî’nin Düşünce Sistemi Prof. Dr. Hülya ALPER Ehl-i Sünnet kelâm ilminin önde gelen kurucu şahsiyetlerinden biri olup mensuplan tarafından imâmü’l-hüdâ, âlemü’l-hüdâ, imâmü’l-mütekellimîn, musahhihu akaidi’l-müslimîn, reîsü ehli’s- sünne gibi niteliklerle anılan[1] [2] İmâm Mâtüridî, çok yönlü bir âlim sıfatıyla, temel İslâm ilimlerinin pek çok konusu hakkında kendi düşünce sistemi uyarınca belirli fikirler ortaya koymuştur. Onun eserlerinin çoğu elimizde bulunmadığı için bazı mevzulardaki görüşlerini bilme imkânımız olmasa da Kitâbü’t-Tevhîd’i yanında Kur’ân tefsirinin de bugüne ulaşması dolayısıyla, düşünce dünyasının mahsulleri hakkında zengin verilere sahibiz. Şüphesiz onun görüşlerini veren her bir…

DEVAMINI OKU

Tanrı En İyiyi Yaratmak Zorunda mıdır?

Mâtürîdî’nin Mutezile Eleştirisi: Tanrı En İyiyi Yaratmak Zorunda Mıdır? Prof. Dr. Hülya Alper Mâtürîdî’ye göre Allah’ın fiilleri hikmet dışına çıkmaz ve Allah asla zulmetmez. Ancak hikmet hiçbir zaman aslah olana indirgenmemelidir. Bununla birlikte insanoğlu ilâhî fiillerdeki hikmet yönünü kavramakta acze düşebilir. Dolayısıyla Mâtürîdî’ye göre Tanrı hikmete uygun olanı yaratır; ancak O’na herhangi bir husus zorunlu kılınamayacağı gibi, yarattığının en iyi olmasının zorunlu olduğu da söylenemez. Bu noktada Mâtürîdî insan aklına bir sınır koymakta ve hakîm olan Allah’ın fiillerinin her zaman insan tarafından anlaşılamayacağını vurgulamaktadır. Mu’tezile ise aynı niteliklere sahip olduğunu…

DEVAMINI OKU

Tasavvufa saldırmak, intihara kalkışmaktır!

Bu toprakları, ilim, irfan ve hikmet “pınarları” suladı. Mahşerin üç atlısı, İmam-ı A’zam, İmam Mâturidî ve Hoca Ahmed Yesevî, bu pınarların gürül gürül akıtılmasında, Anadolu’ya, oradan Kafkaslara, Kuzey Afrika’ya ve Balkan’lara ulaştırılmasında kilit rol oynadı. MAHŞERİN ÜÇ ATLISI: İMAM-I A’ZAM, İMAM MÂTURÎDÎ VE YESEVÎ HZ. Akîdemizin sütunlarını diken İmam–ı A’zam ile buna ilaveten Mutezile’nin sapmalarını püskürten İmam Mâturidî ve her türlü şamanist, “bâtınî” savrulmanın önüne muazzam setler çeken, Türklerin Müslümanlaşması için, Türklerin müslümanlaşmasından önce Türkçeyi müslümanlaştıran, bütün gönül kapılarını sonuna kadar açan Hoca Ahmed Yesevî Hazretleri’nin üçünün birden akıttığı ilim,…

DEVAMINI OKU