Türki Kavimlerin Din Anlayışının Kurucu Unsurları : HANEFİLİK VE MATURİDİLİK Prof. Dr. Sönmez KUTLU Türklerin din anlayışının kurucu unsuru Hanefilik-Maturidilik ve Yesevilik onların kurucu unsuru ise akıl ve özgürlüktür. Ebu Hanife’nin akıl taraftarlığı ve imanda eşitlik fikri. Türklerin İslam’a girmesini kolaylaştırmıştır. Ayrıca Müslümanlar arasında ayrımcılığın kaldırılmasına belli düzeyde katkıda bulunmuştur. Ebu Hanife’nin fıkhî görüşleri Türklerin günlük hayatlarını ve ibadetlerini düzenleme konusunda yol gösterici olmuştur. İmam Maturidi, Türklerin İslam anlayışının itikadi cephesini sağlam temeller üzerine kurmakla onlara asırlarca sürecek güçlü devletler kurmalarının fikri ve felsefi zeminini hazırlamıştır. Ahmet Yesevi de, bu…
DEVAMINI OKUEtiket: TASAVVUF
Türk Müslümanlığı; Hanefilik, Maturidilik, Yesevilik Söyleşisi
Prof. Dr. Sönmez Kutlu ile Türk Müslümanlığı; Hanefilik, Maturidilik, Yesevilik üzerine bir söyleşi Yazar: Muaz Ergü Kaynak: Dibace.net Günümüzde “Türk İslamı”, “Arap İslamı” ve “Fars İslamı” gibi kavramsallaştırmalar sıkça kullanılmaktadır. Birden fazla İslam mı var ki bu kavramlar tedavülde? Neler söylersiniz bu hususta? İyi bir kavramsallaştırma, ifade edildiği döneme kadar fark edilmeyen varlıklara, nitelemelere ve ilişkilere dair bir soyutlama demektir. Son zamanlarda İslam’ı nitelemek ve İslam ile toplumların ilişkilerine dikkat çekmek için sıklıkla kullanılan “Türk İslamı”, “Arap İslamı” ve “Fars İslamı” kavramsallaştırmasında, Türklerin, Arapların ve Farsların İslam ile ilişkileri ifade edilmekle birlikte, bu terkiplerde belirleyici olan ve…
DEVAMINI OKUAhlak Temelli İslam Anlayışı – Neden Maturidi-Yesevi Felsefesi (5)
Neden Maturidi-Yesevi Felsefesi (5) : Yesevi Yolunun Ahlak Temelli İslam Anlayışı Yesevî yolu toplumumuzda derinleşen ahlak sorunu karşısında tam bir çözüm olarak durmaktadır. Günümüzdeki yanlış din ve tasavvuf anlayışında işletilen aklın kullanılması ve sorgulama yoktur. Sorgusuz sualsiz şahıslara ve fikirlere teslimiyet vardır. Bu da zaman içerisinde insanların, takip ettiği kişilerin kutsallaşmasına, sorgulanmaz hale gelmesine ve o kişilerin sözlerin Allah’ın bir emri gibi algılanır hale gelmesine sebep olmuştur. İşte toplumda bunun yansıması olarak ‘dini-siyasi kadrolaşmalar’, ‘üreten değil, tüketen bir toplum’ ve ‘din adına bilim düşmanları’ oluşmuştur. Maturidi Yesevi Otağı
DEVAMINI OKUMuhammed İhsan Oğuz ‘un Din ve Toplum Anlayışı
Muhammed İhsan Oğuz ‘un Din ve Toplum Anlayışı Elif MARAZ / Yüksek Lisans Tezi Bu teorik çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılarak metin taraması tekniğiyle özellikle din sosyolojisi açısından bakılarak disiplinler arası bir yaklaşım sergilenmiştir. Ve genel anlamda Türkiye’deki toplumsal değişim süreçlerinin etkilerinin M. İhsan Oğuz’un din ve toplum anlayışı üzerindeki yansımalarına odaklanılmıştır. Nakşibendi-Halidi koluna bağlı olduğu ve yoğun ilmi faaliyetlerde bulunduğu bilinen M. İhsan Oğuz’un din ve toplum anlayışını araştırmak değişen Türkiye’de din ve toplum ilişkisinin konumunu anlamlandırmaya yeni bir katkı sağlayacaktır. Türk modernleşme çabalarında dini grupların modernleşmeye etkileri olduğu…
DEVAMINI OKUBüyük Türk Bilgini Mehmet Matüridi’nin Türk Kültüründeki Yeri
Büyük Türk Bilgini Mehmet Matüridi’nin Türk Kültüründeki Yeri Yrd. Doç. Dr. A. Vehbi EcerErciyes Üniv. Emekli Öğr. Üyesi Giriş Bir toplumun kimliğini koruyarak devam etmesi, o toplumun millî kültürüne sahip olması sayesinde mümkündür. Kültür, farklı olmayı, kimlik sahibi olmayı, millet olmayı sağlar. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Milli kültür, en yüksekte göz diktiğimiz idealdir1” dediği millî kültür O’nun ifadeleriyle şöyledir: “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür. Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinde mana çıkarmak, intibah almak, düşünmek, zekayı terbiye etmektir. İnsan hareket ve faaliyetinin, yani dinamizminin ifadesidir. Bu böyle olunca kültür insanlık vasfında insan olabilmek…
DEVAMINI OKURadikal akımlar en çok Türklere düşman-Prof. Dr. Ramazan Biçer
Prof. Dr. Biçer: Radikal akımlar en çok Türklere düşman SAÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Biçer, “Maturidi düşüncesine sahip olan bir kimse, aklını ve iradesini bir başkasına kiraya vermez ve mutlak itaat duygusuna kapılmaz. Radikal akımlar en çok Türklere düşmandır.” dedi. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ramazan Biçer, günümüzde dini istismar eden hareketlerin önünü kesecek düşüncenin Maturidilik olduğunu belirterek, “Maturidi düşüncesine sahip olan bir kimse, aklını ve iradesini bir başkasına kiraya vermez ve mutlak itaat duygusuna kapılmaz. Radikal akımlar en çok Türklere düşmandır. Bunun sebebi de Ehl-i…
DEVAMINI OKUProf. Dr. Mevlüt Uyanık Konferansı-Safranbolu
Safranbolu-Kültürel Temellerimiz Konferans Daveti Konuşmacı:Prof. Dr. Mevlüt Uyanık Konu:Türkistan-Türkiye İrtibatının Kültürel Temelleri Tarih:17 Şubat 2018 Cumartesi Saat:15.00 Yer:Safranbolu İlçe Halk Kütüphanesi Tüm Halkımız Davetlidir
DEVAMINI OKUDini Anlama Ve Yaşama Tarzları Olarak Mezhepler, Riyaset Ve Din Tacirliği Olarak Mezhepçilik
Dini Anlama Ve Yaşama Tarzları Olarak Mezhepler, Riyaset Ve Din Tacirliği Olarak Mezhepçilik Prof. Dr. Mevlüt Uyanık 11 Eylül 2001 aslında yeni yüzyıl başlangıç tarihidir. ABD merkezli küresel güçler, enerji üretim ve arz merkezlerine, demokrasi insan hakları vb gerekçelerle müdahalelerde bulunmaya başladı. Irak’tan başlayarak (bir zamanlar ipek yolunun güney hattı olan) Afganistan ve Pakistan bölgesine kadar alanda “sürekli bir istikrarsızlık” durumu oluşturuldu. Rusya, Çin ve bu Batı’nın çekim merkezi dışında olan güçler de karşı grup olarak buralardaki etkinliklerini devam ettirmek istiyorlar. Orta doğu enerji üretim ve arz merkezleri (Türkiye,…
DEVAMINI OKU15 Temmuz Darbe Girişimin Teolojik Tahlili
15 Temmuz 2016 Darbe Girişimin Teolojik Tahlili -Felsefe, Kelam ve Tasavvuf Disiplinlerinin Eş güdümünü Sağlayarak Yeni Bir Din Dili Oluşturmak- Mevlüt UYANIK ÖZET. Türkiye, enerji üretim ve arz merkezlerine yönelik küresel güçlerin Arap Baharı adıyla yapılan yeni düzenlemelerle doğrudan etkilenmeye başlamıştır. Özellikle etnik/PKK ve dinsel terörle birlikte ülkemizde milli birliktelik ve dayanışma ruhu zedelenmektedir. Harici zihniyetli (İşid, Taliban, el-Kaide) ve Batınî (Feto) yapılanmalar dini kavramları merkeze aldıkları için mücadelesi daha da zor olmaktadır. Sufî ve batini yorum arasındaki farka dikkat ederek, sufî yorumu benimseyen Sünni yapıların Şii/Batini yoruma teslim olmaları mümkün…
DEVAMINI OKUTasavvufa saldırmak, intihara kalkışmaktır!
Bu toprakları, ilim, irfan ve hikmet “pınarları” suladı. Mahşerin üç atlısı, İmam-ı A’zam, İmam Mâturidî ve Hoca Ahmed Yesevî, bu pınarların gürül gürül akıtılmasında, Anadolu’ya, oradan Kafkaslara, Kuzey Afrika’ya ve Balkan’lara ulaştırılmasında kilit rol oynadı. MAHŞERİN ÜÇ ATLISI: İMAM-I A’ZAM, İMAM MÂTURÎDÎ VE YESEVÎ HZ. Akîdemizin sütunlarını diken İmam–ı A’zam ile buna ilaveten Mutezile’nin sapmalarını püskürten İmam Mâturidî ve her türlü şamanist, “bâtınî” savrulmanın önüne muazzam setler çeken, Türklerin Müslümanlaşması için, Türklerin müslümanlaşmasından önce Türkçeyi müslümanlaştıran, bütün gönül kapılarını sonuna kadar açan Hoca Ahmed Yesevî Hazretleri’nin üçünün birden akıttığı ilim,…
DEVAMINI OKU