Türk Müslümanlığı Maturidilik

türk müslümanlığı

Eski Türk dinî ve geleneklerinde
farklı inançlara saygı ve hoşgörüyü
benimseyen bir din anlayışının
varlığı bilinmektedir.
Maturîdî de, gündelik politikadan
uzak, akıl ve vahye dayalı olarak
sistemini kurmuş dinî anlayışını
şekillendirmiştir. Şüphesiz o bunu
yaparken yaşadığı çevreden ve eski
Türk kültürü ve ananesinden etkilenmiştir. Bu çerçevede gelenekten
gelen diğer inançlara saygı ve hoşgörü anlayışı onun farklı inançlara
ve mezheplere karşı tavrında tezahür eder. Bu tavır kendisinden
sonra Hanefî/Maturîdî oluşumda ve
sosyologların “Türk Müslümanlığı”
nitelendirmeyle kastedilen din anlayışında devam etmiştir.
Makalede Maturidi‟nin eserleri ve
modern çalışmalar dikkate alınarak
Maturîdî‟nin farklı inançlara ve
mezheplere karşı tavrı örnekleriyle
derinlemesine ele alınmaya çalışılacaktır

DEVAMINI OKU

Büyük Türk Bilgini Mehmet Matüridi’nin Türk Kültüründeki Yeri

Büyük Türk Bilgini Mehmet Matüridi’nin Türk Kültüründeki Yeri Yrd. Doç. Dr. A. Vehbi EcerErciyes Üniv. Emekli Öğr. Üyesi Giriş Bir toplumun kimliğini koruyarak devam etmesi, o toplumun millî kültürüne sahip olması sayesinde mümkündür. Kültür, farklı olmayı, kimlik sahibi olmayı, millet olmayı sağlar. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Milli kültür, en yüksekte göz diktiğimiz idealdir1” dediği millî kültür O’nun ifadeleriyle şöyledir: “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür. Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinde mana çıkarmak, intibah almak, düşünmek, zekayı terbiye etmektir. İnsan hareket ve faaliyetinin, yani dinamizminin ifadesidir. Bu böyle olunca kültür insanlık vasfında insan olabilmek…

DEVAMINI OKU

Dindarlıktan Dini Darlığa Deizm Meselesi – Doç.Dr. Aygün Akyol

  Doç. Dr. Aygün Akyol – Çorum Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Felsefesi Anabilim Dalı “Din, insan hayatına yön veren önemli bir unsurdur. Bu noktada dinin ne olduğu ve onun anlaşılma biçimi de büyük önem arz etmektedir. Bir inanç sistemi olan dinin itikadi boyutu kadar dış dünyaya yansıması da tartışılagelen bir husustur. Bugün İslam dünyasının ahlaki, siyasi ve ekonomik bakımdan yaşadığı çalkantılar sebebiyle Müslümanlar din ve dünya ilişkisini kurgulamakta zorlanmakta; ya tarih dışı bir din tasavvuruna savrulmakta ya da dini düşünüş biçimleri konusunda tereddüde düşmektedirler. Türkiye Cumhuriyeti, Batı modernitesi ile…

DEVAMINI OKU

TÜRKİSTAN İZLENİMLERİ II: SEMERKAND – İMAM MATURİDİ

  MEVLÜT UYANIK 17. Nisan 2019 sabahı erkenden hazır olduk, Özbekistan sınır kapısına götürecek aracı beklerken, son kez Ahmet Yesevî hocama selam vereyim diye dışarı çıktım. Otelin karşısında Türkistan vilayet yönetim binası var, önü parke taşlar ile trafiğe kapalı, törenler burada yapılıyormuş. Zaten binanın bir önünde tosbağa kaidesi üzerine konulmuş Orhun Abidesi, diğer tarafta dikilmiş taşta Göktürkçe Tengri(Tanrı) yazıyor, oradan Allaha ısmarladık, esen kalınız diyerek Yesevi hocamdan izin istedim. Çünkü Yesevîlik diye kurulan Türk Tasavvuf zihniyetini ve metafiziğinin bir nevi “kurucu-göçebe” rolü üstlenerek yeni bir dünya ve yeni bir medeniyet…

DEVAMINI OKU

Yılın En Kaliteli Bilimsel Makalesi

İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Duman’ın, Akılcı Kur’an yorumunun önderlerinden Maturidi’nin Kur’an-ı Kerîm tefsirini inceleyerek ele almış bulunduğu “İmam Matüridi’nin Te’vilatü’l-Kur’an’ında Akıl Yürütme İl İlgili Kavramlar -Fıkıh, İstidlal, Kıyas-“ adlı makalesinin Yılın En Kaliteli Bilimsel Makalesi seçildiğini büyük bir mutlulukla bildirmekten büyük onur duyuyoruz.  Böyle güzel bir çalışmayı hazırladığı için sayın Doç. Dr. Ali Duman hocamıza teşekkür eder, başarılarının ve çalışmalarının devamını dileriz. Maturidi Yesevi Otağı Genel Başkanı Doç. Dr. M. Tolga Çöğürcü   İmam Matüridi’nin Te’vilatü’l Kur’an’ında Akıl Yürütme İle İlgili Kavramlar -Fıkıh, İstidlal, Kıyas – Doç. Dr.…

DEVAMINI OKU

TÜRKİSTAN İZLENİMLERİ I: HOCAM AHMED YESEVİ

MEVLÜT UYANIK İslam felsefesi tarihi okuma ve okutma sürecimizi kronolojik olarak okurken sistematik olarak da Türkistan yani Atayurt ve Türkiye yani Anayurt irtibatının nasıl teşekkül ve devam ettiğini anlama “kaygı”sı içinde oldum. Arap ve Fars akıllarının ortaya koyduğu Müslümanlık tasavvurunun dışında gelişen Türk Aklı ve Müslümanlık tasavvuru nasıl teşekkül ettini anlamak içinde Türkistan ve oradan başlayan göç yollarının jeo-felsefesini yapmayı, bu yollar üzerinde devletler kuran aklı anlamaya çalışıyoruz. Bunun ilk temellendirilmesi2004 yılında Batı Fergana vadisi üzerinde itikadi açıdan önemli bir alimimiz olan Osman el-Oşi’nin şehrindeki Devlet üniversitesi bünyesinde kurulan ilahiyat…

DEVAMINI OKU

TAŞLARDA HAYAT BULUR TARİH

Melek Maksudoğlu Kaynak: Kırım Haber Ajansı Ezelden beri Ruslar, izlerimizi önce taşlardan silmeliydi ki insanları nasıl olsa ya yok edeceklerdi ya da tarihlerini unutturacaklardı. Sürgünlüklerde yahut çalışma kamplarında… Rusya, gerek Çarlık zamanında gerekirse Sovyet zamanında Kırım’daki Türk izlerini silmeye uğraştı, önce Türklerin itina ile muhafaza ettikleri eski Yunan eserlerini tahrip ettiler, sonra sırasıyla Kefe’de bulunan büyük camii, Karasubazar’daki 21 camii ve medresenin yıkılıp yok edilmesini bütün Kırım’da bulunan Kırım Tatar Türk eserleri takip etti. 1944’de Kırım’da tek bir Türk kalmamak üzere insanları çuval yükler gibi trene doldurarak bütün bir halkın…

DEVAMINI OKU

TÜRKİYE İÇİN BİR GELECEK TASAVVURUNA DAİR NOTLAR

Mevlüt Uyanık Giriş:  Türkiye Cumhuriyeti jeopolitik açıdan kadim dünyanın kalbi (hinterland) durumunda olan Anadolu’yu merkez alarak kuruldu.  Yeni devletin hazırlıklarını, kökeni Tanzimat ve Islahat fermanlarına kadar giden, I ve II. Meşrutiyet ilanlarıyla ivme kazanan bir süreç içinde görmek mümkündür. “Millî Edebiyat: Yeni Lisan, Yeni Devlet” diyebileceğimiz süreç ile Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşun teorik ayağı tamamlanmıştır. 1923 yılında “Yeter Söz Türkler’in ilkesiyle kuruldu.  Tarihteki kurduğu devletlerin bazılarının simgelerini Cumhurbaşkanlığı forsuna alarak mahiyet-hüviyet ilişkisini bütün dünyaya gösterdi. Yeni kimlik ve kişiliğiyle Selçuk ve Osmanlı Kültürlerinden istifade ederek kendine özgü bir “Cumhuriyet kültürü” oluşturdu.…

DEVAMINI OKU

EKONOMİ-POLİTİK ÇATIŞMADA DEVLET, DİN’İN “UZANTISI” MI?

EKONOMİ-POLİTİK ÇATIŞMADA DEVLET, DİN’İN “UZANTISI” MI? MEVLÜT UYANIK İnsanlık tarihiyle eş zamanlı olan din duygusu, toplumların hayatında önemli yer işgal ettiği ve kültürün oluşturulmasında önemli unsurlardan olduğu malum. Günümüzde Durheim sosyolojisinin 19.yy itibaren ileri sürdüğü de bu ve genel kabul görüyor. Alman düşünürü Karl Marx, ekonominin toplumlarda alt yapıyı teşkil eden temel faktör olduğunu, din başta olmak üzere üst yapıyı oluşturan bütün kurumların onun tarafından belirlendiğini söyler. Yine bir Alman âlimi Marx Weber, dinin toplumsal yapının kültürün ve özellikle ekonominin belirleyicisi olduğunu söylediğini de hatırlarsak, her iki görüşün de aynı…

DEVAMINI OKU

Deforme Bir Tarih Bilinci: Dinin Siyasal Meşruiyet Aracı Olarak Kullanımı Olarak Hilafet

Deforme Bir Tarih Bilinci: Dinin Siyasal Meşruiyet Aracı Olarak Kullanımı Olarak Hilafet Mevlüt UYANIK Öncelikle Müslümanların çağlarını doğru algılayıp yaşamaların önündeki en büyük engelin tespiti gerekir. Bu, Müslüman toplumların yaşadıkları tarihin ve o tarih içinde yarattıkları kültürün ayrı olduğu gerçeğini unutarak, bu ayırımı analiz edecek yerde, onunla hiçbir alakası olmayan ve menkıbelere dayanan yanlış ve deforme edilmiş bir tarih bilinci üretilmesinden kaynaklanmaktadır. Emevî döneminden bu yana, yöneticiler, meşruiyetlerini bu tür bir tarih bilinciyle temin etmişler, din adına, kamu menfaati için siyaset yaptıklarını söylemişlerdir. Bireysel halifeliği kutsallaştırarak, siyasal kurumlaşmayı ailevi-kabilevi hilafete…

DEVAMINI OKU

TÜRKİYE’NİN NÜKLEER GÜÇ OLMA VİZYONU

Umur Tugay Yücel Gelişmekte olan ülkeler için en önemli konulardan biri enerji ihtiyacıdır. Türkiye’nin son 10 yıllık süreçte gerçekleştirdiği ekonomik gelişme, beraberinde enerji ihtiyacını hızla artırmıştır. Artan enerji ihtiyacı sonucu ülkemizin elektrik talebi, 2015 yılı sonu itibariyle 268,8 milyar kWh’e ulaşmıştır. Gelecek 10 yılda ekonomik büyüme ile paralel olarak enerji talebinde artış olacağı, bu talebin 2022 yılında yaklaşık 455 milyar kWh’e ulaşılacağı tahmin ediliyor. Ülkemizin enerji talebi yıllık ortalama %7-8 oranın da artış göstermektedir. 2014 yılı verilerinde elektrik enerjisi üretiminde doğal gazın payı %48, kömür %29 ve petrol %2 seviyesindedir.…

DEVAMINI OKU

Farabi’nin Siyaset Felsefesindeki İlk Başkan Oğuz Han Olabilir Mi?

Farabî’nin Siyaset Felsefesindeki “İlk Başkan” (Er-Reisü’l-Evvel) Oğuz Han Olabilir Mi? Büyük Türk-İslam filozofu Farabî’nin Mille, es-Siyasetü’l Medeniyye ve el-Medinetü’l-Fazıla gibi eserlerinde ele aldığı siyaset anlayışında İlk Başkan (er-Reisü’l-Evvel) tiplemesinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ancak Farabî’nin İlk Başkanının ütopik bir  tipleme mi yoksa gerçek bir kişilik mi olduğu üzerinde tartışmalar devam etmektedir. Ağırlıklı olan görüş, ilk başkan tiplemesinin belli bir kişilik yerine bir takım özellikleri taşıyan filozof, peygamber veya hem filozof hem de peygamberleri temsil ettiğidir. Bir kısım felsefe araştırmacılarına göre Farabî’nin kendisi filozof olduğu için, İlk Başkan da doğal olarak…

DEVAMINI OKU

İlahiyat Açık Öğretim Eğitimi İstekleri ve Arkasındaki Nedenler – Medrese Mektep Kavgası

Prof. Dr. İbrahim Maraş Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Son günlerde ilgi çekici gelişmeler yaşanıyor. Türkiye, nasıl dışarıdan kıskaca alınmaya çalışılıyorsa, içeriden de hangi güçlerin ne şekilde kullandığı belli olmayan; skolastik, miadını yüzlerce yıl önce doldurmuş, ilmi ezber zanneden, tek hakikatçi medreselerin ve medreseli zihniyetin kuşatması altına alınmaya çalışılıyor. Örgün İlahiyat Fakültelerinin sayısının kısa zamanda iki üç kat artırılmasının problemleri daha halledilemeden, şimdi de iyi niyetle ve sınırlı bir şekilde başlamış olan Açık Öğretim Ön Lisans ve İLİTAM programı üzerinden yeni bir proje sahneye konulmaya çalışılıyor. Daha önceden imamlık ve çeşitli…

DEVAMINI OKU

MÂTÜRÎDÎLİĞİN TÜRK DÜNYASINDAKİ MEDENİYET ARAYIŞLARINA KATKISI

Günümüzde her ne kadar siyasî birliktelik arz etmese de, doğusu Çin sınırları içinde yer alan Doğu Türkistan bölgesinden başlayıp, çoğunluğu Rusya sınırları içinde kalan ve batı hududu Balkanlara kadar uzanan, kuzey sınırları Sibirya steplerinden başlayıp, güney hudutları Hindistan’ın kuzey uçlarına kadar uzanan bir Türk Dünyası bulunmaktadır. Asya kıtası içinde yer alan bu coğrafyanın tarihteki adı Türkistan’dır. Bu bölgede yaşayan insanların, kendilerini bazı alt isimlerle kendilerini tanımlasalar da, ortak isimleri Türk’tür. Bazı küçük istisnaları ile birlikte Türklerin dinleri, mezhepleri, dilleri, örf ve adetleri hemen hemen aynıdır. Üzerinde yaşadıkları coğrafyada Türkler, tarih…

DEVAMINI OKU

İmam Maturidi’nin Tevilatül-Kuran’ında Akıl Yürütme İle İlgili Kavramlar

İmam Matürîdî, akaid alanında bir mezhebin kurucu imamı olmasının yanında Te’vilâtü’I-Kur’an adlı Kur’an yorumuyla da büyük müfessirlerden biridir. Onun bu eseri sadece tefsir alanının değil, aşağı yukarı bütün İslâmî ilimler için bir hazine değerindedir. Matürîdî’nin akılcı İslâm yorumu konusundaki liderliği göz önüne alınırsa, tefsirinde de akıl ve akılcılık hususunda önemli vurgularının olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Biz bu çalışmamızda fıkıh usulü ilmi açısından önem taşıyan akıl ve akıl yürütmeyle ilgili !ilah, istidlal, nazar, kıyas gibi kavramların Te’vilatü’l- Kur’an’da hangi anlamlarda kullanıldığını tespit etmeyi amaçlamaktayız. Makaleyi Okumak İçin Tıklayınız.

DEVAMINI OKU

Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluş Felsefesinin Tarihsel Temelleri

Türkiye Cumhuriyeti’nin Kuruluş Felsefesinin Tarihsel Temelleri Mevlüt Uyanık*                                                                             Durum Tespiti: 11/01/2018 tarihinde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu bünyesinde “Gelenekten Geleceğe Türk Bilimi ve Düşüncesi” Çalıştayı yapıldı. Burada Aygün Akyol hocamla birlikte Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde İslam Felsefesi ve Türk Düşünce Tarihi Alanında yaptığımız çalışmalar ve temel kaygımız hakkında görüşlerimiz paylaştım. Felsefe tanımımız kaygıları paylaşmak ve yaşanılan soru/nlara çözüm önerilerini üretmeye katkı yapmak olduğu için öncelikle filozofları kronolojik olarak okutmaya  Mantık dersine Farabi’nin İlimlerin Sayımı adlı eserinin Dil-Düşünce ve Mantık kısmıyla başlıyoruz.  Bu eser aynı zamanda İslam Felsefesine…

DEVAMINI OKU

Karizmatik Otorite ve Temsil Sorunu: Mehdilik

İndir Giriş:  Tevhid’i esas alan vahiy eksenli dinî gelenekte, mutlak güç ve salahiyet sahibi olarak eşi, benzeri ve ortağı olmayan, her şeyin yaratıcısı, mutlak egemen en yüce ve kutsal varlık Allah’tır. O, tarihe ve topluma müdahalelerini vahiy yoluyla, yani resul ve nebiler göndermekle yapmıştır. Bu sebeple Allah, dinin koyucusu ve sahibidir. Bir din, ilahî olmaktan uzaklaştığında veya tahrif olduğunda, Tanrı’nın yanı sıra bazı yetkilerin kendilerine verildiği ara tanrılar/ilahlar, ilahlaştırılan peygamberler, kutsallaştırılan soy ve kabileler, seçkin sınıflar, ruhani varlıklar, ruhbanlar, kiliseler, konsiller ve benzeri kurumlar ortaya çıkmıştır. Tanrı’nın vekili veya temsilcisi…

DEVAMINI OKU

Mâturîdî ve Mâturidîlik ile İlgili
 Türkçe Akademik Çalışmaların Değerlendirmesi

Mâturîdî ve Mâturidîlik ile İlgili Türkçe Akademik Çalışmaların Değerlendirmesi  Evaluation of Turkish Academic Studies Related to Mâturîdî and Maturitide  Prof. Dr. Ahmet AK İslam Mezhepleri Tarihi AD, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi   ÖZ Bu makalede, Cumhuriyet’in başlangıcından bugüne kadar İmam Mâturîdî ve Maturidilik ile ilgili Türkçe akademik çalışmaların tarihî sıraya göre bir değerlendirmesi hedeflenmektedir. Türkiye’de bugüne kadar İmam Mâturîdî ve Maturidilik hakkında lisansüstü tezler, derlemeler, sempozyum tebliğ kitapları, dergilerin konuyla ilgili özel sayılarında veya diğer dergilerde yayımlanan makalelerin yanı sıra yabancı dillerden çevrilen birçok kitap ve makale bulunmaktadır.…

DEVAMINI OKU

Yılın İlmi Kalitesi En Yüksek Eseri

  SELEFİLİK – İslami Köktenciliğin Tarihi Temelleri İslam düşünce tarihinde dinin anlaşılma biçimi ile ilgili olarak ortaya çıkan zihniyetlerden bir tanesi de selefi zihniyettir. Bu zihniyet, mutlak doğruyu temsil ettiğini iddia etmekte,  ”değişme” ve” gelişmeye” karşı “ sertleşmeyi” öngörmektedir. Selefi zihniyet, özellikle akli tefekkürün, Rey’in, görüş bildirmenin, kelamın ve felsefenin gelişmesine karşı tepkisel bir görüş sergilemiş ve bidatçı olarak nitelemiştir.Çünkü bu zihniyete göre dinle ilgili bütün problemler geçmişte (ilk üç nesil, ehlül eser, ehli hadis) çözülmüş olup, şimdi ve gelecekte hakikat aranmaz. Ehli reyin mensubu olan Türkiye ve Türk devletleri de…

DEVAMINI OKU